11 Kasım 2009 Çarşamba

son mektup ve idam


Bir kardelen olsam,ekilsem
Simdi topragin kanayan nasirli ellerine
yagmur olsam

Güclü bir cinar agaci olsam
salsam köklerimi deniz,e
Ve deniz
Ve toprak
Ve özgürlük zamanidir simdi kentler


Bir güvercin olsam,bembeyaz apak
ucsam gözbebeklerine
kanat cirpsam maviliklere
Diger güvercinlerle... bulussam
randevi yerlerinde,elele
Bir deniz olsam
carmiha gerilsem celladin kan damlayan dislerinde
Dipten gelen tsunami olsam
zülüm kalelerini yiksam

Ve dost olsam o nasirli ellerinde
Can olsam
Yoldas olsam
Hewal olsam umut dolu gözlerinde bahara ucsam
Umut gözbebeklerinde asi bir ceylan...



gerici fasist iran rejimi tarafindan Kürt özgürlük mücadelesine katildigi icin idam edildi
hem hic kimse duymadan,kimse his etmeden,oysa biz insaniz bastan basa.Biz roniye gelle tarine helbesti.Iste asagida ki mektup insanligi utandiriyor bir yaprak gibi
düserken günes idam safaginda.


Ihsan Hewalin Mektubu



“Gün batımında güneşin son ışınları bana bu mektubu yazmam için bir yol gösterdi. Sonbaharda insanın ayaklarının altında gıcırdayan ağaç yapraklarının sesleri beni çağıyor ve ‘bırakın dökülsünler’ diyor.

Şu an içinde bulunduğum zaman özgürlük yolunun nişanıdır. Hiçbir zaman ölümden korkmadım. Ben ölümünün sıcaklığını hissediyorum ve tanıyorum. Çünkü ölüm benim en eski arkadaşımdır.

Ben Kirmaşan’da insanlığın çocuklarından biri olarak dünyaya geldim ve burada yaşama başladım. Ben burada zulüm ve zalimi hissettim. Bu nedenle bu durumdan çıkmak için çok yol katettim. Ne yazık ki bütün yollar bana kapatılmışlardı. Ben varlığım ve kimliğimden yoksun bırakılmıştım. Bu nedenle sınırdışına çıkmak zorunda kaldım. Ben Kürdistan gerillası peşmêrgesi oldum.

Ben hiçbir zaman doğduğum yerde kopmadım. Kendi topraklarımı bir kez ziyarete gittim ama yakalandım. Bana yapılan vahşi işkenceler ve bana karşı gösterilen tavırdan bunun sonunun ölüm olduğunu anladım.

Bu ağır işkence ve içinde kaldığım tecrit koşullarından sonra, 10 yıllık hapis cezasına çarptırıldım. Ama Sine savcıları cezayı idama çevirdi. Sine savcıları ile son karşılaşmamda, kanuni değil, siyasi olan bu cezayı uygulayacaklarını söyledi. O vakit bu cezanın siyasi olduğunu anladım.

Eğer zalim ve egemenler beni öldürmekle Kürt ve Kürdistan sorununu ortadan kaldıracaklarını düşünüyorlarsa, bu kof bir hayaldir. Hiçbir zaman ben ve benim gibi binlerce gencin ölümü ile bu amaçlarına ulaşamayacaklardır. Her ölüm beraberinde yeni bir yaşamı getirir.”

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder