Munzur hep hüzünlü akar,Laç deresinden birikir
acıların gözyaşları,umut,direnç,aşk,sevda kendi düşlerimizde hep
sakladığımız.Her yağmur sağanaklarında aktık derinliklerine ülkemizin.O
yüce güneş ülkesinin tüm gidenleri
için.Her kayan yıldız bir başka yıldıza ver verirken o hep kendini siper
etti.Amed zindanlarında tek direnen kadın oydu yoldaşlarına kol kanat
geren.Her devrimcinin bilincindeki o heyacandı.Her devrimcinin
hayalinceki Sara.Partinin göz bebegiydi/O sara yoldaştı.
İşte bazıları yagmurlar gibi sessiz akar topraklara,O gümbür gümbür
aktı.Onun lugatında kendini beğenmişlik asla yoktur.O devrimci pratiğin
ta kendisidir.Gözleriyle Dersim sözleriyle Munzur'dur o.Onun
sözcüklerine kulak verdiğimizde o hep ya hewal sen bu konuda ne
düşünüyorsun diye sual eylerdi farkı olan yanıyla.Onu Çewlik Karerde,onu
Elazizde,onu yaşamın her yerindeki hızını görürdük.O bitimsiz bir aşk
masalıydı Munzur gözelerde.
O mütavazi Sara
yoldaştı,O baştan başa kızılbaş bir imgeydi sosyalizmin.Gürültüsüzce
akan bir ırmaktı sadece o.Söylemindeki yoldaşlık,pyalaşımcı
yanı,birleştirici özelliğiyle....
BİR ANEKDOT...
Şemzinan direnişçisi Ekin Morsümbül anmasında söylediği yoldaş uzunca
dönemdir bu topraklardayım ama şimdiye kadar örgütlenen en devrimci
eyleme tanık oldum sözüyle hep onurlanmışımdır.Evet öyledir ki
yaşamlarında dimdik sömürgeciliğe karşı direnen tüm yoldaşlarımız onuru
hep onurumuzdur.....
..İşte Sara yoldaş nerde zor bir
görev varsa o her yerdeydi.Ve devrimin sınırı yoktur.O yaşam
klavuzumuzdur.O devrim,sosyalizm ile ÖZGÜR KÜRDİSTANDIR SAİT
KIRMIZITOPRAK direncinde....
berdan ildan
30 Aralık 2013 Pazartesi
VALDEMORO GÜNLÜĞÜNDEN BİR DİP NOT
Günlük yazmaya karar vermiştim, katinden bir defter ve kalem aldım,
esir alındığımda cebimde elli lira vardı. Üç gün sorguda kaldım, açlık
grevindeydim, zaman geçmek bilmiyordu, bende kendi zaman tünelimde
yolculuklara çıktım. Bizim haritamız görünmeyen acılarla dolu,
coğrafyamızın dağlarında dolaşmak, çocukluğumuzdaki anılara dalmak
gözaltında vakit geçirmenin en güzel yanı, bir yandan anılarla
gülümserken, diğer yandan seanslarla dans etmek. Gözaltının üç günü zor
geldi bana yine her gözaltında yaptığım gibi sigarayı bıraktım.
Tutuklanıp Valdemoro zindanına geldiğimde tam bir hafta geçmişti. Franco
faşizminin yüksek güvenlikli cezaevi. Sonra yavaş yavaş günlerimi
planladım. Sabah sekizde kahvaltı, ardından 30 dakika koşu ve kültür
fizik, saat 10′da çay molası sallama çay. 11. 1 arası kitap okuma. Saat
3′te hücrede yazı yazma vakti. . . . .
. . .
BİR YOK ETME İMPARATORLUĞU OLARAK İSPANYA
Vatikan entrikaların, ölümlerin, dünya üzerinde yaşanan binlerce acının yeri. Bu yok etme ögretisine göre” Vatikan’da bilenen şeyler öbür dünyada bile açıklanmaz. Batı Avrupa topraklarında yaşanan tüm zulümlerin özelliklede Opus dei ” Tanrı İşleri” dünya çapında illegal örgütlü faşist örgütlenme, dünyanın her yerinde, siyasi, kültürel ve ekonomik güçlü kolları vardır. Milyonlarca hücresi vardır. İspanya iç savaşında Franco’nun iktidar taşınmasında, ve Kızıl Tugaylar’a karşı Franco faşizmin destecisidir. Türk Gladyosunun tetikleri M. Ali Ağca, M. Agar, Haluk Kırcı, Aptullah Çatlı bu örgütün Türkiyedeki tetikçileridirler. Latin Americada yaşanan tüm darbelerin destekçisidir de. Faşist darbelerde elde ettikleri ekonomiyle geniş alanlara hükmederler. . . Maya’nın Günlüğü Kitabını okuyanlar bilir Şili Pinochet döneminde sermaye edinirler. Allende yıkarlar. İsabele Allende çarpıcı anlatımlarıyla Latin America halklarının nasıl tarumar edildiklerine tanık oluruz. . .
. . . . .
Valdemora zindanı Madrid’e 45 dakika uzaklıkta çok uzak bir yer olarak algılanıyor, bazen insanın bulundugu alanı tasvir etmesi imkansızlaşıyor, ne kadar mesafede olduğumu anlamaya çalışarak hücre tipi cezaevi arabasından camdan gök yüzüne bakarak nerde olduğumu kestirmeye çalışıyorum. Oto yolların karmaşası, ellerimin kelepçeli oluşu, araba sarsılırken toprak hendekleri aştığımı düşünüyorum, ellerimde platik kelepçe izi kalıyor, damarlarımda kan dolaşımı duruyor sanki, ellerim karıncalaşmaya başlıyor. Çok geçmeden yer yüzünün ve yer yüzünün tam kesiştiği Haziran sıcaklıkların ring aracında kan ter içinde bıraktığı binlerce devrimcinin hapsedildiği Valdemora hapishanesi göründü. . .
. . . .
günlükten bir dip not
. . .
BİR YOK ETME İMPARATORLUĞU OLARAK İSPANYA
Vatikan entrikaların, ölümlerin, dünya üzerinde yaşanan binlerce acının yeri. Bu yok etme ögretisine göre” Vatikan’da bilenen şeyler öbür dünyada bile açıklanmaz. Batı Avrupa topraklarında yaşanan tüm zulümlerin özelliklede Opus dei ” Tanrı İşleri” dünya çapında illegal örgütlü faşist örgütlenme, dünyanın her yerinde, siyasi, kültürel ve ekonomik güçlü kolları vardır. Milyonlarca hücresi vardır. İspanya iç savaşında Franco’nun iktidar taşınmasında, ve Kızıl Tugaylar’a karşı Franco faşizmin destecisidir. Türk Gladyosunun tetikleri M. Ali Ağca, M. Agar, Haluk Kırcı, Aptullah Çatlı bu örgütün Türkiyedeki tetikçileridirler. Latin Americada yaşanan tüm darbelerin destekçisidir de. Faşist darbelerde elde ettikleri ekonomiyle geniş alanlara hükmederler. . . Maya’nın Günlüğü Kitabını okuyanlar bilir Şili Pinochet döneminde sermaye edinirler. Allende yıkarlar. İsabele Allende çarpıcı anlatımlarıyla Latin America halklarının nasıl tarumar edildiklerine tanık oluruz. . .
. . . . .
Valdemora zindanı Madrid’e 45 dakika uzaklıkta çok uzak bir yer olarak algılanıyor, bazen insanın bulundugu alanı tasvir etmesi imkansızlaşıyor, ne kadar mesafede olduğumu anlamaya çalışarak hücre tipi cezaevi arabasından camdan gök yüzüne bakarak nerde olduğumu kestirmeye çalışıyorum. Oto yolların karmaşası, ellerimin kelepçeli oluşu, araba sarsılırken toprak hendekleri aştığımı düşünüyorum, ellerimde platik kelepçe izi kalıyor, damarlarımda kan dolaşımı duruyor sanki, ellerim karıncalaşmaya başlıyor. Çok geçmeden yer yüzünün ve yer yüzünün tam kesiştiği Haziran sıcaklıkların ring aracında kan ter içinde bıraktığı binlerce devrimcinin hapsedildiği Valdemora hapishanesi göründü. . .
. . . .
günlükten bir dip not
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)