27 Ekim 2010 Çarşamba

Elsa'nin gözleri...siir kitabi


Elsa'nin gözleri...siir kitabi

Öyle derin ki gözlerin içmeye eğildi de
Bütün güneşleri pırıl pırıl orada gördüm
Orada bütün ümitsizlikleri bekleyen ölüm
...Öyle derin ki her şeyi unuttum içlerinde..Icimizde ki kardelenleri biliriz ya iste o bizim akarsuyumuz.Mutlu ask yoktur hepimiz biliriz Louis Aragon yoldasin.Postmodernizmin Fütürüzim*Sürrealizm** ve Dadaizm***farki ideolojik imgeleri iceren simdi kültür sanat alaninda yükselistedir.Yani iki ontagonist catiskilar diliminde bakmak gerek.Iste bilinc bozulmasi yaratan Postmodernizme karsi yaygilik kazanmamasi icin emekci sanat cephesinden bakmak gerekiyor.Adi ne olursa olsun degil Dadaizm cagdaslasma ifade etsede ezen sinifin modernetine hizmet eder.Iste Postmodern karsi devrimci sanat karsi Elsa'nin gözleriyle bakamak gerek...
Uçsuz bir denizdir bulanır kuş gölgelerinde
Sonra birden güneş çıkar o bulanıklık geçer
Yaz meleklerin eteklerinden bulutlar biçer
Göklerin en mavisi buğdaylar üzerinde...!930 yillarda baslayan bir devrimci ask hikayesinin adi,imgesi Elsa'nin gözleri,iste Aragon yoldas sedanlanmalarini öyle bir tasvirlemiski icimide ki Elsa'lari ariyor gözlerimiz yoldaslar.Kralastikte üsümesin diye analarimiz yün corap verirlerdi,her zaman cercide bulunmayan,ahsap sokaklarda asinan,iste asinmayan bir sevda Elsa yoldasimin gözleri...
Karanlık bulutları boşuna dağıtır rüzgar
Göklerden aydındır gözlerin bir yaş belirince
Camın kırılan yerindeki maviliğinide
Yağmur sonu semalarını da kıskandırırlar...
Sonsuz Rein nehrinin düslerini cerceveledigi Aragon fasizme karsi devrimin gözlerini tasimis barikatin sokaklarina,sirtini partizanlara vermis,savasmis fasizme karsi birlesik cephe saflarinda,her sey o kadar yalin,sade ve mutavazi.Fasimz bile engel olamadi tipki Ekime olamadigi gibi bu aska.Adni Elsa'nin gözlerini koydu Aragon 1942 yilinda yayinlamis,bize ise Hüseyin Demirhan tasimis,ama o Elsa'nin gözlerini göremeden göcmüs...o siire hikaye,devamini istersen okumak icin seni bekliyor Elsa....
Ben bu radyumu bir pekbilent taşından çıkarttım
Benim de yandı parmaklarım memnu ateşinde
Bulup yeniden kaybettiğim cennet ülke
Gözlerin Perumdur benim Golkondum, Hindistan’ım

Kainat param parça oldu bir akşam üzeri
Her kurtulan ateş yaktı üstünde bir kayanın
Gördüm denizin üzerinde parlarken Elsa’nın
Gözleri Elsa’nın Gözleri Elsa’nın gözleri...Iste postmodernizmi hafife almadan karsi siirlere sahip cikmak devrimci yurtsever bir adimdir.Devrimin sesi Elsa'nin gözleri alternatiftir karsi devrime....
"siirlerle geliyoruz hey
ellerimizde horonlarimiz
yanina bageyi koyup duruyoruz halaya
Elsa'nin sevdasina kosuyoruz
mavi dalgalarla"b.ildan

berdan ildan...kirmizi yayinlari....
Mehr anzeigen

Gül,demir,ve ciglik...siir


I

Gül

Ve Gül kaniyor her yandan
Ve hic kimse kan revan disinda degil
haydi gül biraz..

II

Demir

Inanmiyorsunuz ellerinize bakin
Üstünüze bakin
su berenize bakin
Sokaktaki öteki cocuga bak/bakin
Ne görüyorsun...

III

Ve Ciglik

Ciglik tutkulu ask sevdasidir
Ciwanen azad
Bir gece safak sökmek üzreyken kurulur
yagli urganda ciglik atar
Em hemu cihan hezkena....Bebek yayinlari....


berdan ildan

her zaman en basta özgürlük...siir kitabi



her zaman en basta özgürlük...siir kitabi.


Çocuğun gördüğü düştür barış.
Ananın gördüğü düştür barış.
...Ağaçlar altında söylenen sevda sözleridir barış.

Akşam alacasında, gözlerinde ferah bir gülümseyişle döner ya baba
elinde yemiş dolu bir sepet;
ve serinlesin diye su, pencere önüne konmuş toprak bir testi gibi
ter damlalarıyla alnında...
barış budur işte. ...
12 Eylül askeri fasist cunta isbasina geldiginde 13 Eylül sabahi Hristo Botev radyosunda özgürlüge dair siirler okunur.Iste o günlerde üc önemli sair fasizmin cenderesinden kurtulmus Sofya sokaklarinda bulustuklarinda Ataol Berhamoglu,Azi Nesin ve Kemal Özer bir durum degerlendirmesi yaparlar.Kemal Özer döner,Aziz Nesin Moskova'ya gider,Ataol Berhamoglu ise Isvicre'ye Nihat Berham'in yanina gider.Iste Türk aydin onurlari fasizme karsi siirsel bayrak acarak ülkeye dönerler.

Yunanli devrimci sair Yannis Ritsos Aziz nesine söyle der,ülkenize dönp fasizme karsi mücadele etmelisiniz,eger gitmezsen bile ben sana bakarim diyerek dayanismanin güzel örnegini sunar...
ağaçlar dikildiğinde top mermilerinin açtığı çukurlara,
yangının eritip tükettiği yüreklerde
ilk tomurcukları belirdiği zaman umudun,
ölüler rahatça uyuyabildiklerinde, kaygı duymaksızın artık,
boşa akmadığını bilerek kanlarının,
barış budur işte.

Barış sıcak yemeklerden tüten kokudur akşamda
yüreği korkuyla ürpertmediğinde sokaktaki ani fren sesi
ve çalınan kapı, arkadaşlar demek olduğunda sadece.
Barış, açılan bir pencerden, ne zaman olursa olsun
gökyüzünün dolmasıdır içeriye. ....
Gercek su ki,tarihimiz baski,zulüm,isgal,cezaevi,idam,askeri fasist darbelerler dolu.Ama bir gercek daha var ki;O da fasizme karsi özgür ve onurlu bir yasam icin sayisiz nedenimiz var,sayili direnislerimiz var,siirlerimiz,türkülerimiz var,kitaplarimizda var,onlari okuyalim,okutalim..Sonbaharin ekim coskusu devam ederken bir yyandan da dünya ezilenleri ve emekcileri seslerini yükseltiyorlar,sonbaharin direngenligini kusanarak gelecegimizi siirlerle özgürlestirelim....


berdan ildan