18 Eylül 2009 Cuma

Direnme Savasi....


Yağmura susamış sabahlarda çoğalır,
Törenlerde dikilirdik burçlarınıza
Türküler söylerdik hep aynı telden,
Hep aynı sesten, aynı yürekten
"Direnme Savasi"1956-1964 yillarinda Vietnam'daki Saygon zindanlarinda Sömürgeci ABD emperyalistlerine karsi devrimcilerin ve Vietnam halkinin
yerli isbirlikci karsi verdikleri esitsit kosullarda ellerinde sadece iradeleri ile mücadele edenlerin direngenligini anlatiyor bu roman.F-tipi zindan mücadelesinde ki bu devrimci siyasal direnis geleneginin ve kararligi bakimindan oldukca sorgulayici ve büyüleyici bir belge niteligindedir.Bu Guanmtamo zindanlarinin nasil bir öncekini asarak yüksek güvenlikli ölüm kamplarina dönüstürdüklerini hep okuyarak,hemde ülkemizde ki Diyarbekir,Mamak,Metris,Sagmalcilar gibi tarihsel zindan muharabelerinin nasil gerceklestigini bu irade savasimindan nasil kazanimla ciktiklarini da
görüyoruz.
O sevda ki bizde bir murattır,
Yılgınlığa karşı direnci söyler
Hep aşkla temizler yüreklerimizi,
Dudaklarımızda kirlenmez türküler
Direnme savasinin kahramani Nguyen Due Thuan 1956 yilinda isbirlikci Saygon polisi tarafindan tutuklanir.Cok agir iskencelerden gecirilir.Ilk önce P
42 olarak tasfir edilen bir gizli karargahta CIA sorgu merkezinde sorgu bölümünde sorgulanir"Gerilla Bilanco cikariyor adli kitapta ABD'nin gezginci sorgu merkezlerini de okuyabilirsiniz,havada,karada,her yer iskence merkezlerine dönüstürülmüstür,CIA ucaklarin dünyada havada iskence yaptiklarini ücüncü sutun haberlerinde okumusunuzdur"Thuan daha sonra Gia Dinh cezaevinde,oradan da ölüm zindani olarak bilinen iskence merkezi Poula-Condor Hindicini'ye götürülür.CIA sorgulama merkezlerinde envayi iskence bicimleri icin denemeler yapilir.
Ey aç bebelerin, dirençli çocukları
Ey bir sesin yankısında kalanlar
Ey terini toprağa katan ustalar
Ey bağrımıza bastığımız deli sevda
Thuan daha cok yasayan ve anlatandir.Thuan yoldas devrim ve sosyalizmin bir neferi olarak Parti'sini en üs bicimde savunur iskencede,zindan ve aclik grevlerinde.Burada kendisini anlatmaz o direniste Partisiyle,isbirlikcilerin,iskencecilerin,emperyalist sömürgecilerle carpismasini bize sunar.
Poulo-Condor sorgulama ve iskence merkezi en vahsi,en barbarca en önemlisi Aslan Kafesleri ile ün yapan bir iskence merkezidir.Bu merkezde devrimci politik tutsaklarin nasil sistamatik olarak yok edildiklerini,ihma politikalarini CIA danismanlarinca,Hitler artiklarinca yönetilen Saygon Zindanlarinda ki baski,zülüm ve iskence hakkinda bizi aydinlatir bu roman.
Siz ki anlardınız o aşkın dilinden
Uzakta olsa bir umut adına
Siz ki bilirdiniz coşkuyla sevmesini
Gelecek uğruna ölürcesine
Poulo-Condor zindanlarinda binlerce devrimci ihma edilir.Devrimcileri ac,susuz birakarak tüm yasamsal insani istemlerinden mahrum birakilirlar.
Diyarbekir'de ki gibi her gün iskencenin yeni yöntemleriyle ölüme terk edilirler devrimciler.Bu yöntemler devrimcileri yildirmak,fasifize etmek tipki
Mamak zindanlarinda ki gibidir.Bu adaya getirilen politik tutsaklar pismanlik göstermeleri icin"itirafcilastirma" baski ve iskence uygulanir.
Iskencenin,ac brakmanin,tehditlerin kar etmedigini anlayan isbirlikciler ve emperyalist iskenceciler tutsaklara psikolojik savas taktikleri uygulamaya baslar"ailelerine geri dönme,özgürlüklerine kavusma" gibi yalanlarla onlara teslimiyeti dayatirlar,bütün bunlara karsi direnis gösteren devrimciler birinci hapisaneye,pismanlik gösterenler ise ikinci,ücüncü,dördüncü hapisanelere gönderilirler,burada ki esas amac birlikte
direnisi engellemeye dönüktür.Birinci hapisaneye gönderilen tutsaklara her sey ama her sey yasaklanir.Ölümler hizla yayilir,bulasici hastalik kol
gezer,en ufak bir hastalik ölümle sonuclanir.Bundan dolayi her gün bir iki devrimci ölür.En cok görülen hastalik ihsal,verem,deri dökülmeleri,
dis etleri cürümeleri,kan degerlerin düsmesi ve pitilasmasi.Iste Saygonda ki Poula-Condor'da bu hastaliklara yakalandin mi öldün demek.Iste bu
kosullarda direnmek yasamaktir diyerek direnme savasini veriyorlar.Kızgın bir demiri dövercesine
Ve tarihin en güzel yapraklarını
Güneşin parmağıyla çevirircesine
Siz bilirdiniz sevmesini

Zora direnirken yüreklerde söylenen,
O büyülü şarkılar sustu bilinsin
Ve hatta demiri çürüten bilekler,
Mühürlendi gün ve güneş denilsin
Romanda eger havalandirmaya cikan tutuklular varsa doganin yesilliklerin saldiriyorlar,yiyiyorlar.Yagmur yagdigi zaman duvarlara sinen nemini
yaliyorlar iste kapitalizmin zindan vahseti bu.Ve yahut ABD'nin bilenen yüzü,öldüren yüzü.Thuan yoldas ilk yakalandigindan beri direnisi bilinclice
sürdürüyor,Vietnam ve ezilen halklara bagli,partisine ve yoldaslarina sevdali bir devrimci Thuan yoldas.Yakalandigindan beri hep inancini ,yoldaslarini,partisini göklere cikartir direngenligiyle.Yoldaslarin hepsi Vietnam direnisinde cogu sehir düsmüstür,onlardan aldigi bayragi daha da
yükseltmek icin öfkesini kusanir,asla teslim olmayacagim,halkima,partime yoldaslarima,aile söz veriyorum ki asla teslim olmayacagim,devrim ve
sosyalizm davasina leke sürdürmeyecegim der .Aslan Kafeslerinde direnisini daha da üst boyuta tasir.Her gecen gün cözülenler,kandirilanlar,
pismanlik gösterenler,psikolojik olarak teslim alinanlar,kararsizliklar gösterenler de vardir.Birinci hapisanede ki direnis ikincisine sicrar,pismanlik
gösterenler,aldatilan tutsaklar bir zaman sonra görürler ki kandiriliyorlar ve direnlerin saflarina gecerler,onlara destek sunarlar.Birinci hapisanede
ki direnis dalga dalga,dilden dile dolasir,sayginlik kazanir her kesimden.Her gecen gün yeni mevziler kazanirlar,yeni mücadele perspektifleri gelistirirler,düsmanin koydugu yasalari islemez hale getirirler.Siz de bilirsiniz o kır çiçeklerini,
Özgürlük renginde sevgiyle açarlar
Hangi rüzgar dağıtırsa dağıtsın,
Düştükleri yerde yeniden çoğalırlar
Ve direnme savasi fasizmin en güclü oldugu zindanlarda bile onlara diz cöktürüler."Kaplan Kafesleri"devrimci tutsaklarin ihtiyaclari karsilanmaz,
dar ölüm kafeslerinde ölüme terk edilirler,direnis kirmak icin.yemek,su,tuvale götürmeme,yavas yavas ölmeleri icin zehirli pirinc köftesi veririler,yemek verilmediginde yediklerini,diski olarak cikartilar ve devrimci tutsaklar onlari diskilar icinde aykiliyarak tekrar yiyiyorlar,tüm bunlara
ragmen tutsaklar bu özgürlük savasimindan asla geri adim atmiyorlar,devrimci degerleri,siyasi kimliklerini korumak icin onurluca direniyorlar tüm
dünyada oldugu gibi.Poulo-Condor bu dönemde binler tutsak aslan kafeslerinde katledilir.1964 yilina girildiginde"aslan kafeslerinde dört devrimci
vardir"Diger direnenler öldürülmüstür,sehit düsmüslerdir.Iste Vietnam direnisinin bas egmeyen bu tutsak dört devrimci Hosimi devrimi yükseltince serbest kalirlar ve disarida tekrar Yankilere ve isbirlikcilere karsi sicak mücadeleye katilirlar sair Adnan Yücel yoldas son dizelerinde ki
gibi,bu direnenmenin mesrululugunun ,sorguda,iskencede,zindan da,sinif mücadelesinin her alaninda halkina,davasina,yoldaslarina,partisine bagligin romanidir.
Sabrın çiçeklerini açtığı yerden,
Asla kapanmaz yaşanan defter
Çünkü tarihin en güzel yerinde,
Son sözünü hep direnenler söyler



berdan ildan...Madrid zindani

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder