7 Şubat 2010 Pazar

Belgesel ;Ruhi Su'yu agirladi


1912'de Van'da doğan ve ailesini 1915 Ermeni Tehcirinde yitiren Ruhi Su'nun, hep zorluklarla geçen çocukluğunda tanıştığı Adana, Toroslar eserlerini de etkiler. Su, klasik batı müziği eğitimi alsa da, büyük operalarda çalışsa da kendisinin de ifade ettiği gibi, kıyıda köşede kalmış Anadolu'dan bulup derlemeye gönül verdiği türküler sayesinde asıl kimliğini bulur. 1938 yılından, ölümüne kadar, engellenmeler, yasaklanmalar, hiçbir şey Ruhi Su'yu türküler söylemekten, onlar üzerinde aralıksız çalışmaktan, korolar oluşturarak türkülerini öğretmekten, olanak bulduğu zaman konserlerde, resitallerde, olanak verilmediği zaman dost evlerinden gece kulüplerine kadar, elverişli, elverişsiz her ortamda türkülerini söylemekten alıkoyamadı.

Halkci devrimci sanatci

Belgesel filmde Ruhi Su, fotoğraflarının ve kısa konser görüntülerinin dışında onu tanıyan öğrencilerinin, sanatçıların, akademisyenlerin, köylülerin anlatımlarından da can buluyor. Anlatımlar, Su'nun ne 12 Kasım 1952'de tutuklanarak Sarsaryan'da hücrede kanlı çarşaflarda işkencelerden geçtiği günlerde ne de Opera'daki ve TRT'deki işine son verilip yıldırılmaya çalışıldığında bile dünya görüşünden asla vazgeçmediğini, hatta türkülerine yeni bir boyut eklendiğini, daha da bilinçli bir şekilde türküler üzerinde çalışmaya başladığını da görüyoruz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder