16 Kasım 2009 Pazartesi

Yasak ask ve düsün


"...bir omzuna almış sanki gökyüzünü
dudakları masmavi alsace lorrain
yüzü cermenlerin en eski hüznü
höderlin bakıyor sisli gözlerinden
ellerini şöyle okşayacak oldum
duydum nabzının gök gürültüsünü..."günlerden bir milattan önce yüz bin, kral peleus ile deniz nymphe'si thetis'in düğünü var imiş. lakin tanrılar, eris'i (türkçesi geçimsizlik) davet etmezler (ya da unuturlar bilmiyoruz). ama geçimsizlik gene de gelir bu düğüne, üzerinde en güzele yazan bir adet altın elma ile ellerinde. elmayı ortaya atar, ama sahibini söylemez. elmanın güzelliğini gören hera, athena ve * afrodit bu elma üzerinde hak iddia ederler (evet athena gibi bilgelikten sorumlu tanrıçanın böyle sığ işlerle uğraşması cv'sinde kara bir leke olarak kalacaktır).
zeus, ölümlülerin en yakışıklısı, kral priamos'un elli oğlundan birisi olan truvalı paris'i hakem tayin eder.
derhal hermes, babasının sürülerine bakmak için ida dağına sürgüne gönderilmiş paris'e bu mesajı ulaştırır. paris niye mi sürgünde : babası priamos zamanında rüyasında oğlunun, sitesinin yıkımına sebep olacağını görmüş, o yüzden göndermiş bu geni daşlara bayırlara.

Iste ask hali, bu gence tercihinde yardımcı olması için, çeşitli güzellikler önermiş tanrıçalar:
hera : asya imparatorluğunu
athena : bilgeliği ve savaşlarda zafer kazanmayı
afrodit ise ölümlülerin en güzelini, zeus ile leda'nın kızı, sparta kralı menelaos'un karısı helena'nın aşkını sunar.

Büyük ihtimalle dağlarda ask hali,dogayla başbaşa seneler geçirdiğinden dolayı, paris isimli bu dalyan gibi delikanlı, afrodit'in önerisini kabul eder. Triremesine atladığı gibi sparta'ya yola koyulur. sparta'ya vardığında menelaos onu konukseverlikle karşılar, ancak acil bir memleket meselesi için girit'e gitmesi gerekmektedir. döndüğünde paris'in, karısı helena'yı götürdüğünü ancak farketmiş, iş işten geçmiştir...

Ve Spartalilarla devam eden yasak bir ask hali

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder