24 Şubat 2009 Salı

Marksizm-Leninizm canli bir organizmadir hala


Mücadelenin yükselise gectigi,devrimci düsüncenin kapiyi calmakta oldugu dönemlerde saflar daha da netlesir.Ya devrim yahut karsi-devrim saflarinda yer almak kacinilmaz olur.Bu bilerek ve isteyerek yapilan bir tercih olabilecegi gibi,gelismelerin etkisinde kalmakta sözkonusudur.Cünkü artik ücüncü bir yol yoktur,ya teslimiyet,ya direnis.



Güc,teorik,pratik-siyasal donanim,algilama ve sorgulama yetisi vb,bir dizi somut gerceklik bizi sonuca götürmeye ulastirir.Bu
sürecler teorik-siyasal donanimi yetersiz,ideolojik gidasi yetersiz olanlarin sarsildigi ve ayakta duracak meallerinin kalmadigi ve
sonuc olarak toplumsal özgürlük mücadelesinin gercek gücünü göremeyenlerin en kolay cözüm yolu olarak mücadeleden
kacislarinin teorisini yaparak,kendilerini karsi-devrimin saflarina teslim ederler.Onlarin sürecleri böyle baslar.

Böylesi dönemlerde ideolojik saglamlik,örgütlü devrimci durusla devrime,halka ve mücadeleye olan inancin önemi daha bir
belirginlesir.Teorik-pratik ve siyasal devrimci durusu ön plana cikartarak,geri bilincli yiginlarin egitimi,dolayisiylada karsi-devrim
saldirilarindan etkinlenmelerini aza indirmek,onlari her seye ragmen devrim saflarinda yeniden örgütlemek,kazanmak görevi,böylesi dönemlerde agirligini daha cok hissettirmektir.Ergenekon katillerin potrelerine bakarsaniz bu dediklerimi daha net görebilirsiniz.


Aydinlik ve Dogu Perincek ve Derin Devlet cetelerinin ic iceliginden,bilinc bulanikligi yasayanlar sinmis olaylari izliyorlar,acaba
ucu bize dokunurmu diye.Türkiye devrim hareketiyle hic bir zaman ayni safta degillerdi ki.12 Eylül öncesi günlerde Aydinlik
dergisinin misyonu devrimcileri ihbar etmekti ,bunu Aydinlik arsivlerinden görebilirsiniz.

Güclerin örgütsüzlügü,gelecege hazirliksiz yürüme,ic devrimci dinamiklarden yoksunlugun yani sira;devrim ve karsi-devrim gücleri
arasinda ki dengesizlik,mücadelenin zorluklarini gögüslememe,ekonomik sikintilar,devlet saldirilarin yogunlasmasi vb,bir dizi
olumsuzluklarin üst üste geliserek yayilmasi karsisinda panige ve dolayisiyla erken bir sekilde direnmeden teslim olunmasi
kacinilmaz olur.Cünkü,söz ettigim unsurlar acisindan siyasal sartlarin tüm dezavantajlarina erken bir hiclemeyi secme
kacinilmaz olur.Ideolojik saglamlilik,halka baglilik,irade ve inanc,siyasal-teorik yetmezliklerimizi yükselme icin harcanacak emege
ve zamana yazik etmis oluruz,

Idealler ve inanclar,tüm zorluklara ragmen can bedeli yürütülen mücadele yerini teslimiyete,ihanete,sinif isbirligine,egemen
sinifin saflarinda saf tutmaya götürür.Egemen siniflarin ve onlarin isbirlikcilerinin elinde bir oyuncak olursun.Karsi-devrimin
her türlü saldirilari ya da imha amacli girisimlerine dogrudan veya dolayli,su veya bu sekilde rol oynarlar.Cok somut bir
örnek olarak Yalcin Kücük bunlardan biridir.Yada Osmangiller icin ihanetin,cürümüslügün,alcakligin siniri yoktur.Iliklerine,
kemiklerine kadar Aptülkadir Avgan kadar satilmislardir artik.

Korku Cumhuriyetinde inancini yitirme,bilinc bulanikligi,insan acisindan öylesine büyük bir tehlikedir ki,bir kere bulasmaya
görsün.Buna yakalanlari buz gibi eritir,cukurlastirir,yitip gider.Yalpalanma ve sarsilmaya baslayan bu tükenis süreci,
giderek kendisini daha üst boyuta tasir.Ardindan bir geri cekilme baslar yavas yavas.Ve giderek cözülür cözülür.ihanet
nihayetinde teslimiyetle sonuclanan bir final.

Mücadele bosluk tanimaz"12 Eylül fasist askeri darbesi cok somut veriler tasir"Devrim.her zaman,her kosulda karsi-devrimle
kiyasiya bir antogonist catisma halindedir.Ideolojik birikim ve saglamlilik;ancak cesur,fedakar,özverili,halka,devrime ve
yoldaslarina baglilik,atilgan ve yaratici,zorluklardan asla yilmayan inanc ve iradeyle birlestiginde asla yenilmez 96-2001
Ö-O'lari somut bir irade zaferidir.


Söz konusu gerceklik her atacagimiz adimda,devrime,gelecege olan inancimizi büyütmemizi,siyasal donanimimizi yükselterek
cevap vermeliyiz.Tüm tarihin her alaninda bularin cok somut örnekleri var.Tabi ki görmek sitersek.Bu anlamiyla siniflarin
oldugu,dolayislada sinif mücadeleleri sürüyor ve sürdügü sürece,zenginliklerimizi,tecrübelerimizi aktarmaya ,tarihimizden
ögrenmeye devam edecegiz.

Örgütleyici,ögrenci,arastiran,sorgulayan yol gösterici özellikleriyle devrimin söndürülmeyen yüzmetre kosucularimizdan ve
onlarin tecrübelerinden ,miraslari yolumuza ses olmali,isik olamali,yumruk olmali,bizimle beraber yasayacaklar direnenler


berdan ildan

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder