3 Şubat 2009 Salı

Cumartesi öyküleri 7 .Aralik


Beyaz baris pusisi gözlerini kapatamiyordu.Saclari bembeyazdi.Kar yagiyordu o sehre.Gözlerinden bir damla
gözyasi süzüldü.Kulaklari her ses kesiliyordu.Belki her hangi bir köseden su siir okunur.Hey Istanbul/hey/
bak kolkola yürüyoruz birlikte/bayragimin görkemli burcu/hey istanbul/hey.Din kardesligi safsatasi sessiz
kaliyor Erdogan mecliste konustugunda.Nasil da kara propaganda yapiyor.Sen degilmiydin cocukta olsa,
kadin da olsa,güvenlik güclerimiz gerekeni yapacaktir diye.Ah Istanbul ah,nasil da karar propaganda
yapiyorlar.Gör nasil teget geciyorlar halkimizla.

Gözleri kayip babalari,kayip esleri,kayip dayi ve teyzeleri ariyor.Acilar tarif edemiyor Asiye Karakoc,sevinclerini
de.Korkular ise bir molotof gibi patlamayi,patlatilmayi bekliyor.Biliyoruz ki sürgün kentlerinde kayip olmak,bu
düsman sehirde dost bulmak.Cocuklari ve kizlarinin umutlarini calan ölüm ücgeninde binlerce genc isci
tulumlariyla infaz edildi.Mezarlari dahi yok.analar kayip ormanlari kurdular,ormanlari bile kaybetmeye aliskin di
oysa ki bu cellatlar.Günah tanimaz bu soysuzlar.Simdi kayiplarin tarifsiz sesi yankilaniyor Ararat'ta,Agri dagi
efsanesi gibi Gülbahar'lar kayiplarini ariyorlar.20 Subat 1995 tarihine kadar evini devamli ariyordu Ridvan
Karakoc o 1995 tarihinden sonra sustu Ridvan'in telefonlari ve tipki Hasan Ocak gibi Altinsehir kimsesizler
mezarliginda bulundu.Telle bogmuslardi,iskence edilmis bedenine.Iste bunu yapiyordu devlet,katledip ve
kimligi belirsiz mezarlara gömüyorlardi.

söyle sesleniyordu Aydin Öztürk siiirnde.Guru duymalisin Emine ana/Biliyorum cok acilisin/Ama bir düsün/Hasan
diger kayiplar zalimlerin dostu olsaydi/daha cok incinirdin/inan.

berdan ildan

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder